Halk arasında sarı nokta hastalığı olarak bilinen ‘yaşa bağlı makula dejeneresansı’, 55-60 yaş arası kişilerde en sık görme kaybı yaratan hastalık. Sarı nokta hastalığı olan kişiler, okuma, araba kullanma, kişilerin yüzlerini seçme, televizyon izleme gibi günlük işleri yapmakta sorun yaşıyorlar. Konuyu Kaşkaloğlu Göz Hastanesi’nden göz hastalıkları ve retina uzmanı Prof. Dr. Tansu Erakgün anlattı…
“Zamanla ilerleyen hastalık döneminde görme tabakaları zayıflayarak görme merkezi altında yeni damar oluşumları ve kanamalar ortaya çıkar. Bu hastalıktan şüphe duyan kişi, evdeki duvar fayanslarına bakarak kendini test edebilir. Düz çizgilerde eğrilme ve yamulma hissi şüphe uyandırmalıdır. Bununla birlikte, görmedeki bu değişiklikleri saptamak için özel olarak hazırlanmış kareli test kartları mevcut ve göz hekimlerinden edinilebilir. Risk faktörlerine gelirsek… Ailede bulunması, sigara, hipertansiyon, obezite ve yüksek lipid-kolesterol bunlar arasında sayılabilir. Bununla birlikte, hastalığın ileri evresinde bile kişi tamamen körlük yaşamaz, merkezi görme dışındaki görüş alanı ile günlük hayatını idame ettirir. Yaşam tarzı ve beslenme, hastalığın ciddi evrelere ilerleme riski azaltabilir. Sigaranın bırakılması, doktor kontrolünde vitamin takviyesi ile kuru tipten yaş tipe geçiş de önemli. Laser, fotodinamik tedavi (PDT) ve damar gelişimini önleyici tedavi (Anti-VEGF tedavi) gibi seçenekler, tedavide etkin. Kuru tipten yaş tipe geçmiş sarı nokta hastalığı acil tedavi gerektiren bir durum. Yakın zamana kadar bu hastalıkta uygulanan tedaviler yüz güldürücü sonuçlar vermezken, bugün için gelişen teknolojiler ve yeni tedavi şekilleriyle son derece başarılı sonuçlar alınmaktadır. Yaş tip sarı nokta hastalığında tedavide amaç, hastalığa neden olan tabakalar arasındaki istenmeyen damar tomurcuklarının, sıvı sızıntılarının ve kanamaların kurutulmasıdır. Bunun için farklı tedavi seçenekleri mevcut.”
Son Güncelleme 19 Şubat 2020 Saat 13:48 pm