Day: Nisan 14, 2020

İzmir Kaşkaloğlu Eye Hospital

Tansu Erakgun
Blog

Göz Arkasında Sıvı Toplanması

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tansu Erakgün bilgilendiriyor: “Halk arasında; retina arkasında sıvı toplanması, gözde sıvı birikmesi, göz arkasında sıvı toplanması şekillerinde bahsedilen olan, retina adı verilen görme tabakasıyla gözün dış duvarı arasında sıvı birikmesidir. Bu bir duvar kağıdının sıvıyla kabarması şeklinde de düşünülebilir. Göz arkasında sıvı toplanması denince akla ilk gelen olay retina dekolmanıdır. Gözde bir yırtık oluştuktan sonra, bu yırtıktan sıvı sızarak retina tabakasıyla gözün dış duvarı arasında sıvı birikmesiyle ortaya çıkan tablodur. Bu durumda ani görme kaybı söz konusudur ve gözün en önemli rahatsızlıklarından birisidir. Mutlaka vakit geçirmeden bu sıvının oradan çekilmesi ve lazerle yırtığın kapatılması gerekmektedir.”

Detaylı Bilgi »
Tansu Erakgun
Blog

Göz İçindeki Uçuşmalar

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tansu Erakgün bilgilendiriyor: “Oldukça sık duyulan şikayetlerden biri olan göz içindeki uçuşmalar, göz içinde vitreus sıvısı adı verilen ve gözün yaklaşık beşte dördünü kapsayan sıvı içerisinde ortaya çıkan uçuşmalardır ve değişikliklerdir. Vitreus sıvısı normalde yumurta akı kıvamında bir sıvıdır, bunu sağlayan faktörler içerisindeki katı ve sıvı dengesinin mükemmel bir seviyede olmasıdır. Ancak zamanla vitreus sıvısının katı-sıvı dengesi değişmeye başlar ve sütün kesilmesi gibi içindeki katı bileşenleri oluşturan protein lifleri uçuşur yani gözle görülür hale gelir ve hasta bu şikayetlerle genelde doktora başvurur. Aslında genellikle 40’lı yaşlardan sonra giderek artan bir oranda bu uçuşmaların görülme sıklığı artmaktadır. Ancak bu çok normal bir durumdur, bu şikayetlerin çok az bir kısmında uçuşmalar ciddi bir durumu yani retina yırtığını işaret edebilir. Bu durumlarda da mutlaka ayrıntılı bir muayene yapmak gerekmektedir.”

Detaylı Bilgi »
Bilgehan Sezgin Asena
Blog

Lazer (Göz Çizdirme) Ameliyatı Sonrası Şikayetler

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Bilgehan Sezgin Asena bilgilendiriyor: “Lazer ameliyatları sonrası iyileşme süreci çok hızlıdır ve şikayetler oldukça azdır. En sık ortaya çıkan şikayet göz kuruluğudur ki lazer ameliyatları sonrası ilk birkaç ay göz kuruluğu olması beklenen ve olağan bir durumdur. Göz kuruluğunda gözlerde; yanma, batma ve gün içinde görmede dalgalanma gibi belirtiler olabilir. Göz kuruluğu tedavisinde sadece suni göz damlalarının kullanımı yeterli olmaktadır. Lazer ameliyatı öncesi kontakt lens kullananlar bu kuruluğa aşinadır, ancak lense bağlı oluşan göz kuruluğunun aksine ameliyat sonrası oluşan göz kuruluğu geçicidir.”

Detaylı Bilgi »
Bilgehan Sezgin Asena
Blog

Lazer (Göz Çizdirme) Ameliyatı Kaç Yaşında Yapılabilir?

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Bilgehan Sezgin Asena bilgilendiriyor: “Lazer ameliyatları için alt yaş sınırı 18’dir. Bununla birlikte numaraların da durmuş olması gerekmektedir. Bunun için son bir yılda numaralarda 0.50’nin üzerinde artış olmaması şartını aramaktayız. Bu koşullar sağlandığında lazer cerrahisi için değerlendirme yapılabilir. Lazer ameliyatları için üst yaş sınırı ise 65’tir. Ancak yaş dönemlerine göre, gözlük atma ameliyatları arasında seçeneklerimiz değişebilmektedir. 45 ve 50’li yaşlardan itibaren halk arasında akıllı lens olarak da bilinen trifokal lens kullanımı daha çok öne çıkmaktadır.”

Detaylı Bilgi »
Bilgehan Sezgin Asena
Blog

2. Kez Lazer (Göz Çizdirme) Ameliyatı Yapılabilir Mi?

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Bilgehan Sezgin Asena bilgilendiriyor: “Lazer ameliyatı 2. kez yapılabilmektedir ancak, günümüz teknolojisi ile lazer ameliyat sonrası gözde numara kalma oranı oldukça düşüktür. Bu oran dünyada %2 ile %5 arasındadır. Bu küçük olasılığa rağmen ameliyat sonrası tekrar numara ortaya çıkarsa öncelikle tekrar ayrıntılı göz muayenesi yapılır ve ortaya çıkan veriler uygunsa 2. kez lazer ameliyatı yapılabilmektedir.”

Detaylı Bilgi »
Bilgehan Sezgin Asena
Blog

Lazer Ameliyatı Sonrası İyileşme

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Bilgehan Sezgin Asena bilgilendiriyor: “Lazer ile gözlük atma ameliyatları içerisinde en çok uygulanan teknik, lasik cerrahisidir. Lasik ameliyatı son derece konforludur ve ameliyat sonrası iyileşme çok hızlıdır. Ameliyattan sonra ilk dört saat gözlerde; yanma, batma, sulanma, hafif ağrı gibi konforsuz bir dönem olur ancak bu dönemin tamamlanmasıyla birlikte lazer ameliyatı geçiren pek çok kişi kendini rahat hissetmeye başlar. Yine de ameliyat günü tüm gün gözlerin kapalı tutulmasını önermekteyiz. Ertesi sabahtan itibaren tüm günlük aktivitelere dönmek mümkündür. İşe gitmek isteyen bireyler rahatlıkla işe gidebilmektedir. Bu ameliyat sonrası birinci günde lazer geçirmiş kişilerin büyük bir çoğunluğu gözlük ya da kontakt lensler ile elde ettikleri görüş seviyesine ulaşmış durumdadırlar.”

Detaylı Bilgi »
ameliyatsız katarakt tedavisi
Blog

Ameliyatsız Katarakt Tedavisi Var mıdır?

Ameliyatsız katarakt tedavisi hakkında Prof. Dr. Mahmut Kaşkaloğlu bilgilendiriyor: “Kataraktın ameliyatsız tedavisi yoktur ve katarakt temelde ameliyatla tedavi edilen bir rahatsızlıktır. Ancak her katarakt ameliyat gerektirmemektedir. Katarakt rahatsızlığı herkeste olabilir, kataraktın ameliyat edilmesi eğer kişide bir görme kaybına yol açıyorsa gerekmektedir. Rutin göz muayenesi esnasında doktorunuz size katarakt var diyebilir fakat katarakt gözün merceğinin kenarında olabilir ve kişinin görmesini etkilemeyebilir, bu durumda ameliyata gerek duyulmamaktadır. Katarakt ameliyatı ancak katarakt hastanın görmesini bozduğunda yapılır. Katarakt ameliyatı kişinin yaşam koşullarına göre de değişiklik gösterebilir. Görüşü %60’lara düşen ancak evde oturan belli bir yaşın üzerinde, sık dışarı çıkmayan ya da araba kullanmayan ve şikayeti bulunmayan kişilerde ameliyat için bir süre daha beklenebilir ancak daha genç ve aktif çalışan, gece gündüz araba kullanan ve iş hayatında olan kişilerde bu görme bozukluğunun önüne geçmek için ameliyat yapılması gerekmektedir. Sonuç olarak kataraktın ameliyatsız bir tedavisi yoktur ancak, her katarakt hemen ameliyat gerektiren bir durum değildir.”   Son Güncelleme 21 Nisan 2020 Saat 16:19 pm

Detaylı Bilgi »
beyza tekin altınbay
Blog

Göz Seğirmesinin Nedenleri Nelerdir?

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Beyza Tekin Altınbay bilgilendiriyor: “Gözlerde seğirme yani göz kapağının istemsiz kasılması olarak tanımlanan durum genellikle; uykusuzluk, yorgunluk, halsizlik, sigara, çay, kahve tüketimi gibi durumlarla olmakla birlikte bir de vücutta bulunan sıvı elektrolit dengesizliği sebebiyle de meydana gelmektedir. Göz seğirmesi genellikle endişelenmeye gerek olmayan bir durumdur ve kendiliğinden geçer ancak; haftalar, aylar sürüyorsa ve göz kasımızla beraber yüzümüzdeki diğer kaslarda da kasılmalara sebep oluyorsa ya da göz çevresinde ağrı, yanma, batma gibi durumlar oluyorsa mutlaka doktora başvurulması gerekmektedir.”   Son Güncelleme 10 Mart 2023 Saat 15:54 pm

Detaylı Bilgi »